15.6.13

dünyalıların üreme tutkusu ve dünya nüfusu

içinde bulunduğumuz asırda dünya bu zamana dek üzerinde taşıdığı en kalabalık nüfusa sahip. yine de gözünüzde devasa canlandırmayın, "dünya yüzeyinin %99.3'ünde insan bulunmuyor." [1]

genç nüfus daha çok işçi ve emekçi anlamlarına geliyor. "modernizm" düşünüldüğü gibi genç dimağların ürünü değil. tamam genç dünyalılar teknoloji ve fikir üretiminde daha çalışkanlar ama dünyalılar orta yaş ve üzeri dünyalıların ürettiği teknolojilere ütopya gözüyle bakmaya devam ediyor. örnek olarak bakınız, steve jobs

yani dünyalıların üreme tutkusu tıp ve teknolojiyi pek de ileri şartlara taşımıyor. ki taşıyor olsa da bugün doğan çocuk büyük ihtimalle kendinden 40 yıl sonra doğan çocuklar için faydalı işler yapacak. yani bugün benim doğurtmam bana teknoloji anlamında pek katkı sağlamayacak.

artık tıbbı ve teknolojiyi bir kenara bırakarak insanın üreme tutkusunu kanıtlamaya çalışalım.

her kız çocuğu konuşmayı öğrendiği yaşlarda gelecekteki çocuğuna isim düşünmeye başlıyormuş. [2] bu da üreme tutkusunun ilahi bir güç tarafından dünyalıların belleğine varsayılan olarak eklendiği anlamına geliyor. yani birey anne-baba ya da toplumun yönlendirmesiyle değil, aklen bir başkasının itici kuvveti olmadan üremeyi amaçlıyor. bu fikrime karşı fikirler üretilebilir "bebek anne karnındayken dışarıdaki konuşmaların odağı "çocuk" olduğu için bebek anne karnında isim düşünmeyi öğrenmiştir" diyebilirsiniz. yani ben kendi fikrime bu karşı fikri ürettim ve karşı fikrime de yine bir karşı fikir olarak anne karnında isim düşünmeyi öğrendiğini varsayarsak bu durum erkek çocuklarında da gözlemlenmeliydi fikrimi sunarım. yine bu fikrime de "anne karnındaki kız bebek ile anne arasında daha farklı bir iletişim var" gibi kolpa bir karşı fikir sunulabilir tabii ama uğraşamam şimdi.

erkek çocuklarda da kız çocuğunun gelecekteki çocuğuna isim düşünmesine benzer üreme tutkusunu açık edecek davranışlara rastlanabilir. bence o davranışları burada dillendirmeye gerek yok.

merak ettiğim bir şey var. üre üre nereye kadar hacı? dünyalı, üreye üreye mi kendi sonunu getirecek? biliyorsunuz ki yeni nesiller yeni akımlar (trendler) doğuruyor. kuşak çatışması diye bir dert var ve bu dert pek de modern değil. kuşak çatışması insanoğlunun varoluşuna kadar dayanıyor.

ve şunu da not düşmezsem ayıp olacak, hızla üreyen toplumların ortak yanları fakir olması ve eğitim düzeylerinin diğer ülkelere kıyasla hayli düşük olması. dünyalı kendini üretmek yerine fikir üretmeye odaklansa daha iyi olur galiba. esen kalın.

referanslar:
  1. ekşi sözlük - dünya yüzeyinin yüzde 99.3'ünde insan bulunmaması
  2. ekşi sözlük - öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler #478